Aşk ve yaşam etrafında kenetlenmiş, farklı duygulara ses veren sözleri, bütünüyle doğal bir pop atmosferine yerleştiren genç bir kadının adı, 70’lerin ortasında kulaktan kulağa yayılmaya başlamıştı. Sezen Aksu (Denizli, 1954), Atıf Yılmaz’ın A Star is Born’dan uyarladığı Minik Serçe filmiyle geniş kitlelere ulaştı. Halkın hızla benimsediği bu lakapla milyonların sevgilisi haline gelen sanatçı, sözü ve müziği kendisine ait olan şarkılarıyla, özellikle 80’li yıllardan itibaren başta Onno Tunç ortaklığında Türkiye’de çağdaş pop müziğin şekillenip kök salmasında önemli rol oynadı. Sözlerinde romantizm ve aşk gibi ana akım müziğin merkezinde yer alan kavramların dışına çıkmaktan da çekinmeyen Aksu, hem yaşam felsefesini paylaşıyor hem de toplumsal meselelere kayıtsız kalmadığını açıkça ortaya koyuyordu. Yıllar içinde geleneksel Anadolu motiflerinden köklü Balkan ezgilerine kadar uzanarak müziği her yönüyle ele alan yıldız, şarkı yazarlığında sınırları zorlayarak Türkiye’de popüler müzik için bir okul haline geldi ve çok sayıda müzisyenin kariyerine başlamasında büyük rol oynadı. Türk Sanat Müziği’nden rock ve hip-hop’a kadar farklı kulvarları temsil eden isimlerin üretim süreçlerini destekleyen ve onlar için vazgeçilmez bir ilham kaynağı haline gelen sanatçı, her dönem değişen ve dönüşen ana akım müziği mükemmel tahlil edebilen düşünce yapısıyla hayranlık uyandırdı. Yazdığı şarkı sözlerini Eksik Şiir adlı çok satan bir kitapta toplayan Sezen Aksu’nun diskografisi, İngiliz Kraliyet Filarmoni Orkestrası tarafından mercek altına alındı ve dünya çapında ses getiren özel bir senfonik projeye dönüştürüldü. Müziğe evrensel yaklaşımıyla tanınan sanatçının, Tarkan yorumuyla parlayan Şımarık adlı şarkısı, Holly Valance’ın seslendirdiği Kiss Kiss isimli İngilizce versiyonuyla İngiltere listelerinde 1 numaraya yükseldi. Rastgele sıralanmış, anlamsız hecelerden oluşan sözleriyle dikkat çeken avangart liste başı çalışması Sude ise, Aksu’nun müzikal dehasını açıkça ortaya koyduğu özgün çalışmalarından yalnızca biri.